Yapı denetim, bilimsel ve estetik kurallara bağlı kalınarak güvenli yapılar inşa edilmesini sağlayan kontrol uygulamasıdır. Yapı inşasında proje ve uygulama konusunda teknik hizmet alınarak inşaatların denetlenmesi şeklinde gerçekleşir. Kurallara uygun yapılmayan yapılar, kullanıma uygun olmamakta ve beraberinde güvenlik açısından birçok ciddi sorun getirmektedir. Bu nedenle yapı denetimin doğru uygulanması son derece önemlidir. Yapı denetimi ve yapı denetim ücreti hesaplama ülkemizde, ilgili kanun, yönetmelik ve tebliğlerle düzenlenmiş oldukça teknik, kapsamlı ve karmaşık bir konudur. Türkiye’de yapı denetim usullerine uygun yapılar, deprem ve diğer doğal afetlerin yıkıcı etkilerini önemli oranda azaltabilecek etkidedir. Dolayısıyla yapı denetimi konusu bir deprem ülkesinde yaşayan insanlar olarak özellikle bizler için son derece hayatidir.
Yapı denetim firması, inşa sürecinde yapının hukuk kurallarına, proje ve imar planlarına uygunluğunu; mühendislik ve mimari standartları taşıdığını ve güvenli olduğunu kontrol etmek için müteahhidi denetleyen kuruluştur. Yapı denetimi işi arsa maliki olan yapı sahipleri adına yapılmaktadır. Firma, denetim faaliyeti gösterebilmek için Merkez Komisyonundan izin almalıdır. Bakanlıktan izin alma şartı, ilgili şirketin bir nevi kamu yararına hareket etmesi gerektiğini göstermektedir. Kuruluşun görev ve sorumlulukları, yapı henüz proje halindeyken başlamakta ve yapım sürecinin her aşamasında yapının hukuka, bilimsel ölçülere ve sağlığa uygun olduğu denetlenmektedir. Dolayısıyla firmanın görevi, ruhsat alınması ve ardından yapım sürecinde de iskan alınıncaya kadar devam eder.
Yapılacak yapının sahibi, inşaat yapım işi için bir müteahhitle anlaşmakta ya da kendileri bu görevi üstlenmektedir. Daha sonra yapının sahibi bir yapı denetim firması ile anlaşır. Uygulamada genellikle arsa sahiplerinin vermiş olduğu vekaletle müteahhitler tarafından yapı denetim sözleşmesi yapılmaktadır. Firma, yapının inşasının başından sonuna kadar müteahhidi yapının sahibi adına denetler.
İlgili meslek odalarına üye ve Bakanlıkça denetçi belgesi verilen mimar ve mühendislere denetçi mimar ve mühendis denir. Yapı denetçisi, daha önceden müellif tarafından hazırlanan projelerin, mevzuatta aranan şartlara uygunluğunu denetler ve projedeki hesapların doğruluğunu değerlendirir. Bu değerlendirme sonrasında bir eksik tespit ederse bu eksikliği giderir. Eksik bir hususu kalmayan projeler, denetçi mimar ve denetçi mühendis tarafından onaylanır. Daha sonrasında yapının inşaat sürecinde kurulacak şantiye, temel kalıp, taşıyıcıların uygun yerleştirilmesi gibi teknik konular da denetçilerin onayına sunulur. Kısacası yapı denetim kuruluşları, görevlerini ve sorumluluklarını bünyesinde yer alan proje ve uygulama denetçisi mimar ve mühendisler eliyle yerine getirir. Bu denetçiler, görevlerini ifa sırasında Bakanlığa bağlı kamu görevlisi sayılırlar ve işledikleri suçlarda kamu görevlisine özgü usullere göre yargılanırlar.
Yapının sahibi ile yapı denetim şirketi arasında yapılan sözleşmeye yapı denetim hizmet sözleşmesi denmektedir. Yapının sahibi, vekili aracılığıyla da bu sözleşmeyi kurabilir. Sözleşmenin içeriği ve şekli ilgili yönetmelikte düzenlenmiştir. İçeriğinde sözleşmenin tarafları olan yapının sahibi ve yapı denetim kuruluşunun adı, sözleşmenin konusu, yeri ve miktarı, bunların yanında hizmet süresi ve son olarak en önemli hususlardan biri olan denetim ücreti yer almaktadır. Uygulamada bakanlık tarafından düzenlenen matbu sözleşmeler yapı denetim hizmet sözleşmesi olarak kullanılmaktadır.
Yapının sahibi ve denetim şirketi arasında yapılan yapı denetim hizmet sözleşmesi sonucu yapı sahibinin firmaya ücret ödemesi gerekmektedir. Ücret ödeme borcu kural olarak yapı sahibinin üzerinde olsa da müteahhit, aralarında yapacakları sözleşme ile yapı denetim hizmet bedelini üstlenebilir. Uygulamada müteahhidin kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yapının denetim ücretinin ödenmesini üstlendiği görülmektedir. Zira kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde müteahhit, yapıyı oturmaya hazır halde anahtar teslim olarak yapı sahibine teslim etmeyi taahhüt eder. Uygulamada ücreti müteahhidin ödediği sıkça görülür. Ancak ödenmeyen yapı denetim ücretinden hukuken yapı sahibi yani arsa sahipleri sorumlu olmaktadır. Bu nedenle yapı denetim firmaları ücretlerini tahsil edemediklerinde yapı sahiplerine karşı dava ve icra takibi başlatmaktadır. Yapı denetim şirketi ile ilk kez karşı karşıya gelen yapı sahipleri ödeme emri kendilerine tebliğ edildiğinde oldukça şaşırmaktadır. Ancak daha önce de belirtildiği gibi kanunen yapı denetim ücretini yapı sahipleri ödemek durumundadır. Yapı sahipleri yapı denetim ücretini ödedikten sonra, müteahhit ile aralarındaki sözleşme ilişkisine dayanarak ödedikleri bedeli müteahhide rücu edebilirler.
Yapı denetim ücreti hesaplama uygulamada çokça sorun teşkil eden bir durumdur. Denetim şirketleri de dahil mahkemeler ve bilirkişiler, yapı denetim ücretini doğru şekilde belirlemek konusunda problem yaşayabilmektedir. Yapı denetim ücreti hesaplamada inşaat alanı, yapı sınıfı, yapı yaklaşık maliyeti vb. birçok faktör rol oynamaktadır. Yapı denetim hizmet sözleşmesinde yapılan hesaplama, süresi içerisinde tamamlanan inşaatlar için belirlenen hizmet bedelidir. İnşaat süresinin uzaması halinde her yıl yapı yaklaşık maliyetleri arttığından ilave hizmet bedeli hesaplanmaktadır. Yapı denetim ücreti doğru hesaplanmadığında çok ciddi farklar oluşabildiğinden, zarar görmemek adına yapı denetim alanında uzman bir hukukçudan destek almanızda fayda vardır.
Yapı denetim firmasının doğrudan müteahhit tarafından seçilmesinin önüne geçmek için 01/01/2019 tarihinden itibaren havuz sistemi getirilmiştir. Bu değişiklikten sonra müteahhitin hangi yapı denetim firmasıyla çalışacağı sistem üzerinden otomatik olarak belirlenmeye başlamıştır. Yapının sahiplerinin hizmet sözleşmesini yapacakları denetim şirketinin elektronik ortamda belirlenmesi hususunun nasıl uygulanacağına yönelik bakanlıkça bir tebliğ düzenlenmiştir. Bu tebliğ hükümlerine göre yapılar dört temel gruba ayrılır. Denetim şirketleri ise belirlenen puan sistemi ölçütlerine göre puanlandırılır. Yapı grupları ve puanlamaya göre yer sahibine sözleşme yapması için elektronik ortamda bir yapı denetim şirketi belirlenir. Belirlenen şirket, yeni iş almaktan men cezası almamış olması şartıyla ona verilen sürede yapının sahibi ile hizmet sözleşmesi kurabilir.
“Yapı denetim sözleşmesinin tarafları davacı ile davalılar olduğuna göre sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği yapı denetim ücret alacağının borçlusu sözleşmenin karşı tarafı olan davalı borçlulardır. Davalılar ile dava dışı yüklenici arasında yapılan daire karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenicinin yapı denetim ücretini ödeyeceğini taahhüt etmesi, yapı denetim kuruluşunun ücretini yükleniciden talep edebilmesine imkan vermediği gibi yapı sahiplerine de bunu ileri sürerek borcunu ödemekten kaçınma hakkı vermez. Zira yapı denetim kuruluşu ile yüklenici arasında bir borç ilişkisi bulunmamaktadır. Yapı denetim kuruluşunun tek muhatabı onunla borç ilişkisine girmiş davalılardır. Daire karşılığı inşaat sözleşmesi ile ücretten sorumluluğun yükleniciye verilmiş olması davalılar için sadece yapı denetim kuruluşuna ödediği ücreti yükleniciden talep edebilme imkanı tanır .
Mahkemece, yapı denetim sözleşmesinin tarafı olan davalıları bağladığı dikkate alınarak davacının bu sözleşme nedeniyle alacağının bulunup bulunmadığı konusunda inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davalılara husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/6052 E. 08.03.2021 T.)
“… Yapı denetim hizmet bedelinin ödenmesinden arsa sahibi sorumludur. Mahkemece, itirazın iptali davası olan asıl davada verilen red kararı, ölü kişi aleyhine icra takibi başlatılamayacağının da kabulü nedeniyle yerindedir. Birleşen alacak davasında ise, yapı denetim hizmet bedelinden davalı arsa sahiplerinin sorumlu olduğu gözetilerek ve taraflar arasındaki sözleşme hükümleri bir bütün halinde değerlendirilerek, yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporlarına istinaden davacının yapı denetim hizmeti verdiği açık olmakla, davalıların delil ve savunmaları, davacının ne kadar yapı denetim hizmet bedeline hak kazandığı hususunda gerektiğinde bilirkişiden yargı ve taraf denetimine elverişli yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.” (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/10923 E. 2021/9901 K.)
Yapı denetimi ile ilgili merak ettiğiniz soruları aşağıdan bizlere iletebilirsiniz.
Uzman çavuş sözleşme feshi, uzman çavuşların kendi isteği ile veya idare tarafından sözleşmenin sona…
İnanç sözleşmesi yasalarımızda açık bir şekilde düzenlenmemiştir. Ancak uygulamada ve öğretide "sözleşme özgürlüğü" ilkesi…
Bağışlamanın geri alınması, bağış yapan kişilerin sonradan yaptıkları işlemden pişman olmaları neticesinde başvurmak istedikleri…
İpotek kaldırma işleminin doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi, hak kayıplarını önlemek açısından son derece önemlidir. Bu…
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, Türk Ceza Hukuku'nda büyük bir öneme sahiptir. Bu uygulama,…
Sigorta, yaşanma ihtimali olan tehlikeler ve riskler sonrası oluşacak maddi kayıplara karşı güvence altına alınmak…
Avukat Caner Besler tarafından kurulan Besler Hukuk Bürosu; iş hukuku ve iş kazası avukatlığı başta olmak üzere, gayrimenkul avukatı, miras avukatı, boşanma avukatı olarak geniş bir hukuki yelpazede hizmet sunmaktadır.
Besler Hukuk Bürosu İstanbul’da faaliyetlerine başlamış, ilerleyen süreçte Türkiye’nin birçok farklı şehrinde müvekkillerine hizmetler sunmuştur. Merkezi İstanbul İli Kartal İlçesi’nde bulunan Besler Hukuk Bürosu, ülkemizin tamamında avukatlık faaliyetlerini sürdürmektedir.
Kıdem ve ihbar tazminatı, maaş alacakları, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, AGİ alacağı, eşit davranmama tazminatı, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, mobbing nedeniyle manevi tazminat ve her türlü işçilik alacakları iş mahkemesi avukatlarımızca tahsil edilmektedir.
İşçi avukatlığı kapsamında sitemizde kıdem ve ihbartazminat hesaplamayapılabilmektedir. En güncel verilerle kıdem tazminatı tavanını aşmayacak şekilde alacağınızın hesaplanmasına yardımcı olunmaktadır. Brüt ücret tutarınızı girmenizle birlikte hak etmiş olduğunuz kıdem ve ihbar tazminatınız hesaplanmaktadır.
İş kazasıgeçirmiş olan müvekkillerimiz ve yakınlarına iş kazası avukatı olarak her türlü desteği sağlamaktayız. İş kazasının işveren tarafından SGK’ya bildirilmediği durumlarda, gerekli başvuruları yapmaktayız. Maluliyet oranının belirlenmesi ve iş göremezlik maaşının bağlanması için gerekli işlemleri takip etmekteyiz.
SGK tarafından kazanın iş kazası olarak kabul edilmediği hallerde, iş kazası tespit davası açmaktayız. İş kazası tazminatı davalarında müvekkillerimizi temsil etmekte, gerekli maddi ve manevi tazminat hesaplamalarını yaptırarak, tazminat almalarına yardımcı olmaktayız.
Gayrimenkul avukatlığı hizmetlerimiz kapsamındatapu iptal ve tescil davası, kamulaştırmasız el atma davası, arsa payı düzeltim davası, muhdesatın aidiyeti davası, ortaklığın giderilmesi davası ve taşınmaz mülkiyetine ilişkin tüm davalar tarafımızca takip edilmektedir.
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi vb. sözleşmeler tarafımızca hazırlanmakta, kentsel dönüşüm için gerekli işlemler yapılmakta ve tüm süreç boyunca hukuki danışmanlık hizmetleri verilmektedir.
Mirastan mal kaçırmadurumlarının varlığı halinde, miras avukatı olarak tapu iptal ve tescil davası açmaktayız. Saklı payın ihlal edilmesi, mirasçılıktan çıkarma ve tenkis davaları gibi miras hukukuna ilişkin davalar da tarafımızca takip edilmektedir.
Vasiyetname, mirastan feragat sözleşmesi, ölünceye kadar bakma sözleşmesi vb. ölüme bağlı tasarruflara ilişkin hukuki metinler tarafımızca düzenlenmekte, bahsi geçen işlemlere ilişkin hukuki sorularınız cevaplandırılmaktadır.
Boşanma avukatı olarak anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası tarafımızca takip edilmektedir. Katılma alacağı davası, nafakanın artırılması davası, velayetin değiştirilmesi davası gibi boşanmaya bağlı diğer davalarda da müvekkillerimizi temsil etmekteyiz.
Anlaşmalı boşanma protokolü, dava dilekçeleri ve gerekli her türlü evrak boşanma avukatlarımız tarafından hazırlanmaktadır. Müvekkillerimizin karşı tarafın hileli ve kötü niyetli işlemleri ile zarar görmemesi için gerekli yönlendirmeler yapılmaktadır.
Avukata sorsayfamız ileistinaf nedirvb. her türlü hukuki sorularınız avukatlarımız tarafından cevaplanmaktadır. Mesai saatleri içerisinde online avukatlarımız, avukata sormak istediğiniz her türlü sorunuzu yanıtlandıracaktır. Avukata soru sormak için avukata sor sayfamızın en altındaki formu doldurmanız yeterlidir. Sorunuzun cevabını yine avukata sor sayfasından görebilir, farklı bir sorunuz varsa avukatlarımıza iletebilirsiniz.
Sitemizi en iyi şekilde kullanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Sitemize giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılmaktasınız.