Tapu iptal davası; bir taşınmazın hukuka aykırı olarak tapuya tescili halinde tapu kaydının mahkeme aracılığıyla düzeltilmesi için açılan dava türüdür. Bir mülkün miras ya da ticari akit yoluyla el değiştirmesi devredilen tapunun yetkili makamlar tarafından tescil edilmesine bağlıdır. Yapılan tescil tapuyu devralanı o taşınmazın resmi sahibi olduğunu gösterse bile bazı durumlarda yapılan tescil işlemine itiraz edilebilir.
Kardeşten mal kaçırma olarak da bilinen muris muvazaası, ailelerin tek bir çocuğa ya da sadece erkek çocuklarına miras bırakmak istemeleri nedeniyle uyguladıkları yöntemdir. Miras bırakan tapuda satış işlemi yapar fakat aslında taşınmazını bağışlamaktadır. Bu gibi durumlarda sözleşmelerin geçerlilik şartları arasında yer alan muvazaalı işlem olmaması şartı yerine getirilmediği için devir geçersiz olacaktır. Muvazaalı işlem sonucunda yapılan işlemden zarar gören veraset ilamındaki mirasçılar tenkis davası açabilecekleri gibi tapu iptal ve tescil davası da açabilirler. Muris muvazaasına ilişkin Yargıtay Kararları’nda bu tür durumlarda tapunun iptaline karar verilmesi gerektiği ifade edilmektedir;
“Mirasbırakanın kızları ile arasının bozuk olduğu, davalının tek oğlu olduğu, taşınmazın ara malik adına kayıtlı olduğu dönemde davalının kullandığı, mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacının olmadığı, davalının alım gücünün bulunmadığı, bedeller arasında fahiş fark olduğu anlaşılmakla temlikin ara malik kullanmak suretiyle mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapıldığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir.” (Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/17162 E. 2020/1514 K. 04.03.2020 T.)
Tapu iptal davası için herhangi bir genel zamanaşımı süresi ya da hak düşürücü süre öngörülmediğinden, aradan uzun yıllar geçse dahi açılabilir. Müvekkillerimiz tarafından zaman zaman 10 yıllık tapu bozulur mu? gibi sorularla karşılaşsak da çoğu davadan farklı olarak tapu iptal davası genellikle süreye tabi olmaksızın açılabilmektedir.
Taşınmazın büyüklüğü, taşınmazın niteliği, maddi değeri vb. gibi karakterine bakılmaksızın tapu iptal davalarına bakmakla görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu tür davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. Birden fazla taşınmaza ilişkin olarak açılan tapu iptal davaları taşınmazlardan herhangi birinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabilir.
Tapu iptal davaları ne kadar sürer sorusunun cevabı Adalet Bakanlığı tarafından belirlenmiştir. Muris muvazaası davası yani miras mahkemeleri için belirlenen hedef süre 730 gündür. Ancak bu süre mahkemenin iş yoğunluğu, uyuşmazlığın niteliği, toplanması gereken deliller vb. hususlara bağlı olarak artmakta ya da azalmaktadır. Bu nedenle tapu iptal davalarının ne kadar süreceğine dair kesin bir bilgi vermek mümkün değildir. Ancak tapu iptal davalarının ortalama iki yıl içerisinde sonuçlanacağını söylemek mümkündür. Yerel mahkeme süreci bu şekilde olmakla birlikte, davanın istinaf süreci hakkında ayrıntılı bilgi için şu makalemizi inceleyebilirsiniz: İstinaf Mahkemesi Ne Kadar Sürer
Tapu iptal davasında genel bir zamanaşımı süresi söz konusu değildir. Tapu iptali için gerekçe olarak gösterilen hukuki sebebe göre zamanaşımı süresi değişmektedir. Yargıtay Kararları da bu doğrultudadır:
” Bir kısım davalıların zamanaşımı itirazında bulundukları da göz önüne alınarak davanın, dava konusu satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı 07.06.1961 tarihinden 46 yıl sonra açılmasının TMK’nın 2. maddesine uygun düşmediği gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de tüm dosya kapsamından ve özellikle taraf tanıklarının beyanlarından satış vaadine konu yerin, sözleşmenin yapıldığı tarihten bu yana davacılar tarafından kullanıldığı anlaşıldığından, mahkemenin dürüstlük kuralına aykırı olarak dava açıldığı yönündeki gerekçesi yerinde olmadığı gibi bir kısım davalıların zamanaşımı itirazı da kötüniyete müsteniddir.” (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2020/848 E. 2020/3141 K. 12.03.2020 T.)
Hata, hile, gabin ve ikrah gibi iradeyi sakatlayan nedenlerden birine dayalı olarak tapu tescil edilmişse, bu sebeplerin öğrenilmesinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde tapu iptal davası açılmalıdır.
Gayrimenkulün aynına ilişkin tüm davalar, tapu kaydında taşınmazın mülkiyetinin sahibi kim gözüküyorsa o kişiye açılır. Kayıtlı malikinin ölmesi halindeyse davanın malikin mirasçılarına açılması gerekir.
Kural gereği taşınmaz mülkiyeti tescille kazanılır. Tescil için ise geçerli bir hukuki sebep ve tescil talebinin olması şarttır. Tescille kazanımlarda gerekli olan geçerli hukuki sebep genellikle taşınmaz satış sözleşmesidir. Taşınmaz mülkiyetinin kazanılmasında kural tescille kazanma olmasına rağmen istisnai olarak tescilsiz kazanım halleri de mevcuttur. Bu haller 8049 sayılı Medeni Kanun’da miras, cebri icra, işgal, kamulaştırma, mahkeme kararları olarak sayılmıştır. Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı olarak da tapu iptali mümkündür.
Tapu tescili hukuka aykırı ise süresi içerisinde açılan dava sonucu bozulmaması mümkün değildir. Her türlü hileli tescil dava yoluyla ispat edilerek iptal edilebilir.
Kadastro tespiti yapılarak edinilen tapulara 10 yılı içerisinde dava açılarak itiraz edilebilir.
Yapılan tescil işlemi eğer geçerli olmayan sebepten veya gerçek olmayan bir sebebe dayanıyorsa yolsuz kabul edilir. Yolsuz tescil durumunda gerçek hak sahibi ile tapudaki hak sahibi uyumsuzluğunun düzeltilmesi için dava açılması zorunlu kılınmıştır. Yolsuz tescil aynı zamanda resmi belgede sahtecilik suçunu teşkil ediyorsa suç duyurusunda bulunmak da mümkündür.
Tapu tescil işlemi yapılmamış taşınmazlarda şayet mülk devlet hazinesine aitse ve taşınmazı kullanmakta olan kişi en az 20 senedir bu taşınmazı kullanıyorsa taşınmaza ücreti karşılığında öncelikli olarak sahip olabilme imkanına sahiptir. Bu şartlarda yapılan tescil işlemi aleyhinde dava açılabilmesi mümkün değildir. Önemli nokta en az 20 yıldır kullanılan taşınmazın devlet hazinesine mi yoksa özel kişilere mi ait olduğunun saptanmasıdır. Eğer mülk özel kişilere aitse bu durum başka biri tarafında izinsiz kullanım işgal olarak kabul edilir ve süresiz olarak dava açılabilmesi mümkündür.
Uzman çavuş sözleşme feshi, uzman çavuşların kendi isteği ile veya idare tarafından sözleşmenin sona…
İnanç sözleşmesi yasalarımızda açık bir şekilde düzenlenmemiştir. Ancak uygulamada ve öğretide "sözleşme özgürlüğü" ilkesi…
Bağışlamanın geri alınması, bağış yapan kişilerin sonradan yaptıkları işlemden pişman olmaları neticesinde başvurmak istedikleri…
İpotek kaldırma işleminin doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi, hak kayıplarını önlemek açısından son derece önemlidir. Bu…
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, Türk Ceza Hukuku'nda büyük bir öneme sahiptir. Bu uygulama,…
Sigorta, yaşanma ihtimali olan tehlikeler ve riskler sonrası oluşacak maddi kayıplara karşı güvence altına alınmak…
Avukat Caner Besler tarafından kurulan Besler Hukuk Bürosu; iş hukuku ve iş kazası avukatlığı başta olmak üzere, gayrimenkul avukatı, miras avukatı, boşanma avukatı olarak geniş bir hukuki yelpazede hizmet sunmaktadır.
Besler Hukuk Bürosu İstanbul’da faaliyetlerine başlamış, ilerleyen süreçte Türkiye’nin birçok farklı şehrinde müvekkillerine hizmetler sunmuştur. Merkezi İstanbul İli Kartal İlçesi’nde bulunan Besler Hukuk Bürosu, ülkemizin tamamında avukatlık faaliyetlerini sürdürmektedir.
Kıdem ve ihbar tazminatı, maaş alacakları, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, AGİ alacağı, eşit davranmama tazminatı, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, mobbing nedeniyle manevi tazminat ve her türlü işçilik alacakları iş mahkemesi avukatlarımızca tahsil edilmektedir.
İşçi avukatlığı kapsamında sitemizde kıdem ve ihbartazminat hesaplamayapılabilmektedir. En güncel verilerle kıdem tazminatı tavanını aşmayacak şekilde alacağınızın hesaplanmasına yardımcı olunmaktadır. Brüt ücret tutarınızı girmenizle birlikte hak etmiş olduğunuz kıdem ve ihbar tazminatınız hesaplanmaktadır.
İş kazasıgeçirmiş olan müvekkillerimiz ve yakınlarına iş kazası avukatı olarak her türlü desteği sağlamaktayız. İş kazasının işveren tarafından SGK’ya bildirilmediği durumlarda, gerekli başvuruları yapmaktayız. Maluliyet oranının belirlenmesi ve iş göremezlik maaşının bağlanması için gerekli işlemleri takip etmekteyiz.
SGK tarafından kazanın iş kazası olarak kabul edilmediği hallerde, iş kazası tespit davası açmaktayız. İş kazası tazminatı davalarında müvekkillerimizi temsil etmekte, gerekli maddi ve manevi tazminat hesaplamalarını yaptırarak, tazminat almalarına yardımcı olmaktayız.
Gayrimenkul avukatlığı hizmetlerimiz kapsamındatapu iptal ve tescil davası, kamulaştırmasız el atma davası, arsa payı düzeltim davası, muhdesatın aidiyeti davası, ortaklığın giderilmesi davası ve taşınmaz mülkiyetine ilişkin tüm davalar tarafımızca takip edilmektedir.
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi vb. sözleşmeler tarafımızca hazırlanmakta, kentsel dönüşüm için gerekli işlemler yapılmakta ve tüm süreç boyunca hukuki danışmanlık hizmetleri verilmektedir.
Mirastan mal kaçırmadurumlarının varlığı halinde, miras avukatı olarak tapu iptal ve tescil davası açmaktayız. Saklı payın ihlal edilmesi, mirasçılıktan çıkarma ve tenkis davaları gibi miras hukukuna ilişkin davalar da tarafımızca takip edilmektedir.
Vasiyetname, mirastan feragat sözleşmesi, ölünceye kadar bakma sözleşmesi vb. ölüme bağlı tasarruflara ilişkin hukuki metinler tarafımızca düzenlenmekte, bahsi geçen işlemlere ilişkin hukuki sorularınız cevaplandırılmaktadır.
Boşanma avukatı olarak anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası tarafımızca takip edilmektedir. Katılma alacağı davası, nafakanın artırılması davası, velayetin değiştirilmesi davası gibi boşanmaya bağlı diğer davalarda da müvekkillerimizi temsil etmekteyiz.
Anlaşmalı boşanma protokolü, dava dilekçeleri ve gerekli her türlü evrak boşanma avukatlarımız tarafından hazırlanmaktadır. Müvekkillerimizin karşı tarafın hileli ve kötü niyetli işlemleri ile zarar görmemesi için gerekli yönlendirmeler yapılmaktadır.
Avukata sorsayfamız ileistinaf nedirvb. her türlü hukuki sorularınız avukatlarımız tarafından cevaplanmaktadır. Mesai saatleri içerisinde online avukatlarımız, avukata sormak istediğiniz her türlü sorunuzu yanıtlandıracaktır. Avukata soru sormak için avukata sor sayfamızın en altındaki formu doldurmanız yeterlidir. Sorunuzun cevabını yine avukata sor sayfasından görebilir, farklı bir sorunuz varsa avukatlarımıza iletebilirsiniz.
Sitemizi en iyi şekilde kullanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Sitemize giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılmaktasınız.
Yorumları Görüntüle
6306 SK.İLE arsam 2/3 kararı ile idarece satıldı.elimde sözleşmem varken yeni sözleşme yaparak bu yola gittiler.rayiç bedel ödenip arsam mütahit malike geçti.oda hızlı davranıp başka birine satmış tabi(muvazaa)..ben davayı bölge idare mahkemesi kararı ile kazandım satış iptal oldu.eski sözleşmemim ayakta olduğu kararıda verildi.şimdi tapu tescil açsam tepum geri gelir belki ama işlem çok uzun ve külfetli.o yüzden yam yargı düşünüp uğradığım bütün zararları idareden istemeyi düşünüyorum.acaba idarede tapu tescile mi yönlendiriir.ne yapsam karar veremedim.
Daha önceki davanıza bakan avukatınız en doğru bilgiyi verecektir.
Merhaba,Babamın bir öz bir üvey olmak üzere iki kardeşi var.Bunlar 1988 senesinde köyümüzdeki yerleri zamanın şartlarına uygun olarak(tapu olmadığı için muhtar senedi vb. yollarla kayıt altına alınmış)bölmüşler.Bir kısım yerleri babama vermişler.Köyümüze 2005 yılında tapu gelmiş,bu esnada babamın üvey olan kardeşi babama verdikleri yerleri dedemin üstüne yazdırmış(bununla ilgili elimizde herhangi bir belge bulunmamaktadır sadece komşuların söylediğine göre böyle)Elimizde muhtar senedi vb diğer belgeler bulunmaktadır.Olayın üzerinden 10 yıl geçmiş ama biz bunları göstererek yolsuz tescile dayalı tapu iptal ve tescil davası açabilir miyiz? Çok teşekkürler şimdiden
İspatı zor gibi görünüyor maalesef.
Merhaba.babam iki evliydi ikinci eşi annemle imam nikahlı iken soyismi farklı iken belirli miktarda tarlayı onun üzerine verdi.ilk eşi öldükten sonra annemi nikahına aldı bi kaç sene sonra da babam vefat etti. bunun üzerine ilk eşinden olan çocuklar annemin soyismi farklı iken aldığı mallar için mal kaçırma davası acarlarsa kazanma durumları nedir acaba.
Satış değil bağış olduğunu ispatlarlarsa kazanma ihtimalleri yüksek.
Merhaba annem 2011 yilinda, babam 2019 yilinda vefat etti. Tapular annemin uzerineydi, 2 dukkan ve bir ev kirasina abim el koydu. 4 hak sahibi olmasina ragmen her ay kiralari almaya devam ediyor istememe ragmen vermedi. Bu durumda almamasi icin ne yapabilirim
Son 5 yıllık ödenmeyen kira bedelleri için hisseniz oranında dava açabilirsiniz.
Mrb.eski eşimin ve kardeşinin babasından satış gösterdiği evi ve arsayı satın aldım 2003 de babasından satış aracığıyla almışlar biz 2008 de evlendik 2012 de ben kardeşi ve o zamanda eşim olan kişilerden aldım 2018 de başkasına sattım 7 ay sonra boşandıktan sonra geri aldım eski eşimin babasının vefatından sonra kardeşleri ve annesi bu satıştan haberimiz yok deyip muhris muhafaza sı davası açtı bu arada eve imar batısından faydalanıp ödemesini de yaptım ama kardeşi ve eski eş biz para almadan bağış yaptık kardeşlerimizden mal kaçırdık gibi ifade vermişler bende avukat tuttum lütfen cvp verir misiniz bu davanın sonu ne olur yıllardır çalışıp buraların borcunu ödedim şahitlerin de var tek suçum parayı elden vermek
Avukatınız olan meslektaşım en doğru bilgiyi verecektir.
Senetler elinizdeyse ve vadesinden üç yıl geçmediyse icraya koyabilirsiniz. Alacaklı sizseniz ve buna rağmen ortağa ödeme yapıldıysa borçlunun tekrar ödeme yapması gerekiyor.