İşçi çalışma saatleri, işçilerin haklarını korumak adına İş Kanununda açıkça düzenlenmiştir. Her çalışan ne kadar süre ile çalıştırılması gerektiğini haklarını koruyabilmek için bilmelidir. Bu yazımızda işçi çalışma saatleri ve iş arama izni ile ilgili sıkça sorulan sorulara yanıt vererek sizleri kapsamlı şekilde bilgilendirmeyi amaçladık. Sizde makalemizi okuduktan sonra aklınıza takılan soruları sayfanın en altından büromuza iletebilirsiniz.
İşçi çalışma saatleri, haftada en fazla 45 saat, günde ise en fazla 11 saattir. Her ne koşulda olursa olsun günlük çalışma saati 11 saati geçemez. Haftalık 45 saati geçmese dahi günlük 11 saatten fazla çalıştırılma durumunda fazla çalışma ücretine hak kazanılır. Bunun istisnası, yer altı maden işlerinde çalışan işçiler için düzenlenmiştir. Yer altı maden işlerinde haftada en fazla 37,5 saat günde ise en fazla 7,5 saat çalışma süresi zorunluluğu bulunmaktadır. Bu süreler aşılamaz, aşılması halinde fazla çalışma hali ortaya çıkmış olur. Fazladan çalışılan her saat için, işçinin normal bir saat ücreti hesaplanarak onun 1,5 katı saatlik ücret ödemesi yapılır. Yani saatlik ücrete %50 zam uygulanması suretiyle fazla çalışılan saatin ödemesi yapılır. Bu konuda daha kapsamlı bilgi alarak hesaplama yöntemini öğrenmek için fazla mesai ücreti başlıklı konumuzu incelemenizde fayda olacaktır. Yapılan işin niteliğine göre işin başlangıç ve bitiş saatleri işçiler için farklı şekillerde düzenlenebilir. İşverenler, çalışma sürelerini uygun şekilde belgelemelidir. İşverenler tarafından saat kartı, imza föyü gibi yöntemler işçilerin çalışma saatlerini belgelemek adına sıkça kullanılmaktadır.
İş arama izni, İş Kanunu 27. maddede düzenlenmiştir. Belirsiz süreli iş sözleşmeleri, haklı nedene dayanmadan ihbar öneline uymak kaydıyla feshedilebilir. İş Kanunu 27. maddeye göre ihbar sürecinde işçiye ücret kesintisi yapmaksızın yeni iş araması için iş saatleri içerisinde süre verilmelidir. İş arama süresi günde 2 saatten az olamaz. İşveren, işçinin mesai saati içerisinde kullanılacağı iş arama iznini hangi zaman diliminde kullanabileceğini kendisi belirleyebilir. İş arama izni kullandırtılmaz veya eksik kullandırtılırsa o süreye ilişkin ücret işçiye ödenmelidir. Yargıtay, işçi bu izni talep etmese dahi işverenin bu izni işçiye kullandırmakla sorumlu olduğunu belirtmektedir. İşçi, iş arama izin saatinde çalıştırılırsa o süreler için olan ücreti %100 zamlı olarak ödenmelidir.
İş arama izni, toplu olarak kullanılabilir. Ancak toplu halde kullanmak isteyen işçi, bunu mutlaka işverene bildirmeli ve işten ayrılacağı günden evvelki günlere denk getirmelidir. Örneğin, 14 günlük bir ihbar süresine sahip işçi, en az 28 saatlik iş arama iznine sahiptir ve bu izni toplu olarak kullanmayı talep edebilir.
İş yerinde tam süreli yapılan emsal çalışmanın üçte ikisi oranına kadar olan çalışmalar kısmi süreli çalışma olarak adlandırılmaktadır. Örneğin 45 saat haftalık çalışma yapılan bir iş yerine 30 saat veya daha az süreyle yapılan çalışmalar kısmi süreli çalışmalardır.
Bir ay içerisinde yapılan kısmı süreli çalışma süresi, günlük çalışma süresi olarak kabul gören 7,5 saate bölünür. Çıkan miktar kadar gün üzerinden işçinin ödenecek sigorta primi belli olur. Örneğin, ayda 75 saat kısmi süreli çalışılacak ise bunu 7,5 a bölerek sigorta primi ödeme gün sayısı 10 olarak bulunmuş olur. Böylece, Sosyal Güvenlik Kurumu’na 10 gün olarak bildirimi yapılır.
Analık hali durumunda verilen izinlerin bitmesi itibariyle, ebeveynlerden biri çocukları ilköğretim çağına gelinceye dek kısmi süreli çalışma talep edebilir. Bu talebin işverene 1 ay kadar önce yazılı olarak sunulması gereklidir. İşveren bu talebi karşılamalıdır, geçerli fesih sebebi olarak kısmi süreli çalışma talebi sunulamaz. Eşlerden biri çalışmıyor ise talepte bulunulamaz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yürütülen, Analık İzni veya Ücretsiz İzin Sonrası Yapılacak Kısmi Süreli Çalışmalar Hakkında Yönetmelik’te madde 12/1’de sayılmayan işler hariç her işte kısmi süreli çalışma talep etme hakkı mevcuttur.
İşveren ile çalışanın anlaşması şartıyla haftalık 45 saatlik normal çalışma süresi değiştirilebilmektedir. Yine günde 11 saati aşmamak kaydıyla yoğun olan haftalarda 45 saatten daha çok çalışma yaptırılabilmektedir. Fakat bu durumda yoğun haftaları takip eden gelecek haftalarda daha az haftalık çalışma yaptırılması suretiyle denkleştirme yapılır. Basit bir örnekle açıklamak gerekirse, yoğun çalışma haftasında eğer 6 gün çalışmış ve toplam 60 saat çalışmışsanız gelecek haftalarda denkleştirmek adına 30 saat haftalık çalışma yapmanız gerekmektedir. Böylelikle ortalama olarak 45 saatlik normal haftalık çalışma süresi ortalaması sağlanmış olacaktır. Burada en önemli faktör mutlaka işveren ve işçiler arasında yazılı anlaşma olması gerekliliğidir. Denkleştirme uygulaması en fazla 2 aylık süre için yapılabilir ve toplu iş sözleşmeleri ile bu süre en fazla 4 aya kadar çıkartılabilir. Turizm sektöründe ise 4 aylık süre için denkleştirme uygulanabilir ve yine toplu iş sözleşmeleri aracılığıyla süre 6 aya kadar çıkartılabilir.
Gece çalışması, 20.00 ile 06.00 arasında yapılan çalışmalardır. Çalışmanızın yarısından çoğu bu saatler aralığında ise gece çalışması yapıyorsunuz demektir. Örneğin, 17.00 ile 00.00 arasında yapılan 7 saatlik çalışmanın 4 saati gece çalışması kapsamına girdiğinden gece çalışması yapmış sayılacaksınız. Gece çalışmasında işçilerin 7,5 saatten fazla çalıştırılması yasaktır. Bu kuralın ihlali halinde, yukarıda da değinmiş olduğumuz fazla çalışma hali meydana gelmiş olur. Fakat turizm, özel güvenlik ve sağlık hizmeti veren yerlerde işçinin yazılı onayı alınmak suretiyle gece çalışmaları 7,5 saati aşabilir. 18 Yaşından küçüklere gece çalışması yaptırılamaz.
Gece gündüz ayrımı yapılmadan ve nöbetleşe işçi postaları çalıştırılarak yürütülen işlerde; bir iş haftası gece çalıştırılan işçilerin onu takip eden ikinci iş haftasında gündüz çalıştırılması gerekmektedir. İşin niteliğine bağlı olarak, iş sağlığı ve güvenliği konusu da göz önünde tutularak, gece ve gündüz postaları iki haftalık nöbetleşme esasıyla uygulanabilir. Sürekli olarak gece çalışması yaptırılamaz. Gece çalışması nedeniyle sağlığının bozulduğunu raporlayan işçiye de olanakların elverdiği ölçüde gündüz postasında iş verilmeye çalışılmalıdır. Ayrıca bu şekilde postalar halinde çalışan işçilere, haftanın belirlenen bir günü en az 24 saat olacak şekilde hafta tatili kullandırılmalıdır.
Telafi çalışması fazla çalışma niteliğinde olmadığından sadece belirli şartlar ve kurallar altında yapılabilir. Bu şartlar,
hallerinde işçinin çalışmadığı sürelerin telafi edilmesi için telafi çalışması yaptırılabilir.
Telafi çalışması, zorunlu neden ortadan kalktıktan ve işyeri normal çalışma rutinine döndükten sonra 2 ay içerisinde yaptırılmalıdır. Tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılamaz. Günlük maksimum çalışma saati olan 11 saat hiçbir koşulda aşılamaz. Ayrıca telafi çalışması günde en fazla 3 saat yaptırılabilir. Telafi çalışması yaptıracak olan işveren, hangi nedenlere dayandığını açık olarak belirterek hangi tarihte çalışılacağını ilgili işçilere bildirmekle yükümlüdür.
Eksik kalan çalışmaların telafisi için yukarıda saydığımız şartların oluştuğu durumlarda telafi çalışması yapılabildiğinden, fazla çalışma olarak sayılmaz. Bu sebepten fazla çalışma ücreti ödenmesi gerekmez.
Bu yazımızda, işçinin çalışma sürelerinden ve ihbar süresinde iş arama izninden bahsettik. Konu ile alakalı aklınıza takılan sorularınızı yorumlar kısmından büromuza iletebilirsiniz.
Uzman çavuş sözleşme feshi, uzman çavuşların kendi isteği ile veya idare tarafından sözleşmenin sona…
İnanç sözleşmesi yasalarımızda açık bir şekilde düzenlenmemiştir. Ancak uygulamada ve öğretide "sözleşme özgürlüğü" ilkesi…
Bağışlamanın geri alınması, bağış yapan kişilerin sonradan yaptıkları işlemden pişman olmaları neticesinde başvurmak istedikleri…
İpotek kaldırma işleminin doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi, hak kayıplarını önlemek açısından son derece önemlidir. Bu…
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, Türk Ceza Hukuku'nda büyük bir öneme sahiptir. Bu uygulama,…
Sigorta, yaşanma ihtimali olan tehlikeler ve riskler sonrası oluşacak maddi kayıplara karşı güvence altına alınmak…
Avukat Caner Besler tarafından kurulan Besler Hukuk Bürosu; iş hukuku ve iş kazası avukatlığı başta olmak üzere, gayrimenkul avukatı, miras avukatı, boşanma avukatı olarak geniş bir hukuki yelpazede hizmet sunmaktadır.
Besler Hukuk Bürosu İstanbul’da faaliyetlerine başlamış, ilerleyen süreçte Türkiye’nin birçok farklı şehrinde müvekkillerine hizmetler sunmuştur. Merkezi İstanbul İli Kartal İlçesi’nde bulunan Besler Hukuk Bürosu, ülkemizin tamamında avukatlık faaliyetlerini sürdürmektedir.
Kıdem ve ihbar tazminatı, maaş alacakları, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, AGİ alacağı, eşit davranmama tazminatı, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, mobbing nedeniyle manevi tazminat ve her türlü işçilik alacakları iş mahkemesi avukatlarımızca tahsil edilmektedir.
İşçi avukatlığı kapsamında sitemizde kıdem ve ihbartazminat hesaplamayapılabilmektedir. En güncel verilerle kıdem tazminatı tavanını aşmayacak şekilde alacağınızın hesaplanmasına yardımcı olunmaktadır. Brüt ücret tutarınızı girmenizle birlikte hak etmiş olduğunuz kıdem ve ihbar tazminatınız hesaplanmaktadır.
İş kazasıgeçirmiş olan müvekkillerimiz ve yakınlarına iş kazası avukatı olarak her türlü desteği sağlamaktayız. İş kazasının işveren tarafından SGK’ya bildirilmediği durumlarda, gerekli başvuruları yapmaktayız. Maluliyet oranının belirlenmesi ve iş göremezlik maaşının bağlanması için gerekli işlemleri takip etmekteyiz.
SGK tarafından kazanın iş kazası olarak kabul edilmediği hallerde, iş kazası tespit davası açmaktayız. İş kazası tazminatı davalarında müvekkillerimizi temsil etmekte, gerekli maddi ve manevi tazminat hesaplamalarını yaptırarak, tazminat almalarına yardımcı olmaktayız.
Gayrimenkul avukatlığı hizmetlerimiz kapsamındatapu iptal ve tescil davası, kamulaştırmasız el atma davası, arsa payı düzeltim davası, muhdesatın aidiyeti davası, ortaklığın giderilmesi davası ve taşınmaz mülkiyetine ilişkin tüm davalar tarafımızca takip edilmektedir.
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi vb. sözleşmeler tarafımızca hazırlanmakta, kentsel dönüşüm için gerekli işlemler yapılmakta ve tüm süreç boyunca hukuki danışmanlık hizmetleri verilmektedir.
Mirastan mal kaçırmadurumlarının varlığı halinde, miras avukatı olarak tapu iptal ve tescil davası açmaktayız. Saklı payın ihlal edilmesi, mirasçılıktan çıkarma ve tenkis davaları gibi miras hukukuna ilişkin davalar da tarafımızca takip edilmektedir.
Vasiyetname, mirastan feragat sözleşmesi, ölünceye kadar bakma sözleşmesi vb. ölüme bağlı tasarruflara ilişkin hukuki metinler tarafımızca düzenlenmekte, bahsi geçen işlemlere ilişkin hukuki sorularınız cevaplandırılmaktadır.
Boşanma avukatı olarak anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası tarafımızca takip edilmektedir. Katılma alacağı davası, nafakanın artırılması davası, velayetin değiştirilmesi davası gibi boşanmaya bağlı diğer davalarda da müvekkillerimizi temsil etmekteyiz.
Anlaşmalı boşanma protokolü, dava dilekçeleri ve gerekli her türlü evrak boşanma avukatlarımız tarafından hazırlanmaktadır. Müvekkillerimizin karşı tarafın hileli ve kötü niyetli işlemleri ile zarar görmemesi için gerekli yönlendirmeler yapılmaktadır.
Avukata sorsayfamız ileistinaf nedirvb. her türlü hukuki sorularınız avukatlarımız tarafından cevaplanmaktadır. Mesai saatleri içerisinde online avukatlarımız, avukata sormak istediğiniz her türlü sorunuzu yanıtlandıracaktır. Avukata soru sormak için avukata sor sayfamızın en altındaki formu doldurmanız yeterlidir. Sorunuzun cevabını yine avukata sor sayfasından görebilir, farklı bir sorunuz varsa avukatlarımıza iletebilirsiniz.
Sitemizi en iyi şekilde kullanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Sitemize giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılmaktasınız.