İhtiyati tedbir, dava süreci başlamadan önce veya yargılama sırasında, uyuşmazlık konusu üzerinde sonradan telafi edilmesi zor ya da imkansız olan zararların ortaya çıkmasını önlemek için başvurulan geçici hukuki koruma tedbiridir. Bu kapsamda kalıcı ve kesin mahkeme kararlarının alınması uzun sürebileceği ve bu süreçte uyuşmazlık konusu şey üzerinde davanın anlamını yitirebilecek değişimler gerçekleşebileceği için uygulamada oldukça yaygın ve önemli bir kurumdur.
İhtiyati tedbir ile ilgili sıkça sorulan soruların cevapları aşağıda belirtilmiştir. Konu ile ilgili başkaca sorularınızın olması halinde sayfanın en altından sorularınızı büromuza iletebilirsiniz.
İhtiyat, kelime anlamı itibariyle herhangi bir durum gerçekleşmeden önce önlem almak anlamına gelir. Dolayısıyla ihtiyati tedbir de hukuken dava sürecinde bir hak kaybının oluşmasını ve uyuşmazlık üzerinde istenmeyen değişimlerin gerçekleşmesini önlemek için alınan tedbirlerdir.
Tedbir kararıyla birlikte talep eden taraf, yargılama sürecinde ya da daha öncesinde dava konusu şeyin değişikliğe uğramasını veya kasten değiştirilmesini engeller. Tedbir talebinin kabul edilmesi halinde tedbir kararı, yargılama öncesinde talep edilmişse kabul tarihinden; öncesinde talep edilmemişse dava tarihinden itibaren dava konusu hükmün kesinleşmesine kadar geçerli olur. Görüldüğü üzere ihtiyati tedbir, geçici niteliktedir ve yalnızca hukuki süreç devam ederken yargılama sonuçlanana kadar haklı olan tarafın hak kaybına uğraması riskini ortadan kaldırmaya yönelik düzenlenen korumadır.
Diğer bir geçici koruma tedbiri olan ihtiyati haciz ile arasında herhangi bir öncelik veya alternatiflik ilişkisi yoktur. İhtiyati haciz sadece para alacaklarına ilişkin alacak ve talepler için mümkünken; ihtiyati tedbir kural olarak para dışındaki alacaklar, talepler ve malvarlıkları için söz konusudur. Yine diğer bir koruma tedbiri olan delil tespitinde ise dava konusunun değil, ispat vasıtalarının koruma altına alınması söz konusudur.
Tedbir talebi dava açılmadan önce veya dava devam ederken istenebilir. Dava devam ederken tedbirle ilgili her türlü kararı ise yargılamayı yapan mahkeme verir. Tedbir talebinde bulunan tarafın talebinin haklılığını yani tedbir konulmazsa telafisi güç veya imkansız hak kayıplarının oluşacağını ispat etmesi gerekir. Burada aranan ispat türü yaklaşık ispattır. Zararın oluşmasının kesin olması gerekmez, tedbir alınmazsa bir zararın ortaya çıkacak olma ihtimali yeterlidir. Geçici nitelikte olması sebebiyle karşı taraf dinlenmeden de tedbir kararı verilebilir ancak karşı tarafın sonrasında itiraz hakkı saklıdır. Ayrıca tedbir kararı kural olarak teminat karşılığı verilir. İstisnai hallerde teminatsız olarak verilmesi de mümkündür.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince hakim tarafından, hak veya malların muhafaza altına alınması ya da yediemine tevdii, bir şeyin yapılması ya da yapılmaması kararı verilebilir. Ancak bu tedbirler sınırlı sayıda değildir. Yani gerekirse hakim, telafisi güç durumu engelleyecek veya zararı ortadan kaldıracak her türlü tedbire hükmedebilir.
Kanunda açıkça ifade edilmemekle birlikte öğretide temelde üç tür ihtiyati tedbir bulunmaktadır. Bunlar:
Özel kanunlarda aksi bir hüküm öngörülmediği sürece talep olmaksızın tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Dava öncesinde istem sahibi, dava sırasında ise davacı, taraf ve dava ehliyetleri var olmak şartıyla tedbir talebinde bulunabilirler. Dava ehliyetleri bulunmayanlar yasal temsilcileri aracılığıyla bu haklarını kullanabilirler. Bunun yanında ilgili kişinin davayı takip yetkisinin de varlığı gerekir. İhtiyati tedbirin talep edilmesiyle birlikte dava açılmış olmaz. Dava öncesinde talep söz konusuysa talep dilekçesi asıl davaya bakmaya yetkili ve görevli mahkemeye sunulur ve değişik iş adıyla işleme alınır. Dava sırasında tedbir talebinin sunulacağı mahkeme ise asıl davayı görmekte olan mahkemedir. Talepler bir talep dilekçesi ile veya dava dilekçesi ile mahkemeye sunulur. Dava açıldıktan sonra tarafların, hukuki yarar şartıyla tedbir talebinde bulunması mümkündür. Kural olarak hakimin somut olayın özelliklerine göre belirleyeceği teminat, talep edenden istenir. Bu sayede haksız bir tedbir talep edilmişse karşı tarafın uğrayacağı zararların tazmini bir nevi garantilenmiş olur.
Tek başına tedbir isteminde bulunulacaksa verilen talep dilekçesi görevli ve yetkili mahkemeye hitaben yazılır ve istemde bulunan ile karşı tarafın kimlik bilgileri eklenir. Sonrasında tedbir istenen konu belirtilir, istenen tedbirin türü yazılır ve telafisi zor zararların önüne geçilmesi gibi gerekçeler açıklanır. Daha sonra tedbir talebini haklı ve gerekli kılan hukuki deliller gösterilir. Son olarak tedbir talebi belirtilir ve dilekçe istemde bulunan tarafından imza edilir. Dava dilekçesinde de aynı zamanda tedbir isteminde bulunulabilir. Uygulamada genellikle ihtiyati tedbir içerikli dava dilekçelerinde sayfanın sağ üstüne dava dilekçesinin tedbir istemli olduğu yazılır.
Mahkeme tedbir alınmasına gerek olmadığı ya da tedbir talebinin haksız olduğu kanaatine varabilir. Bu tür durumlarda tedbir talebi reddedilir. Bu ret kararı neticesinde doğrudan kanun yoluna başvurulabilir. Ayrıca talebi reddedilen taraf, dava sırasında yeni koşullar doğmuşsa yeniden tedbir talebinde bulunabilir.
Talebi kabul edilen taraf bir hafta içinde bu kararın uygulanmasını ilgililerden istemek zorundadır. Eğer talepte bulunan kişi bu süre içerisinde kararın uygulanmasını istemezse sonradan dava açmış olsa dahi tedbir kararı kendiliğinden ortadan kalkar. Dava açılmadan önce bu kararın alınması halinde ilgili, iki hafta içinde esasa ilişkin davasını açmak ve açtığı davayla ilgili evrakı tedbiri uygulayan memura ibraz etmek zorundadır. Aksi halde yine tedbir kararı kendiliğinden kalkar.
Karşı taraf dinlenilmeden tedbir kararı verilmiş ise, karşı taraf ya da üçüncü kişiler tedbir kararına itiraz edebilir. Ancak bu itiraz aksine karar verilmedikçe kararın icrasını durdurmaz. Karşı taraf dinlenildiği halde tedbir kararı verilmişse bu karara karşı itiraz yoluna gidilemez ancak kanunun yeni düzenlemesi gereği istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Karşı taraf tedbirin uygulanmasında hazır bulunuyorsa uygulanma tarihinden; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulandığına ilişkin tutanağın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren bir hafta içinde mahkemenin yetkisine, teminata veya tedbir şartlarına itirazda bulunabilir. Bu sayılanlar dışında bir sebeple veya süresi dışında itiraz edilmişse mahkeme tarafından dikkate alınmaz.
Tedbir kararını veren mahkemeye hitaben yazılır ve itiraz eden ile istemde bulunanın kimlik bilgileri eklenir. Sonrasında tedbirin kaldırılması istemi ve itirazın haklı gerekçeleri açıklanır. Son olarak hukuki dayanaklar gösterilir ve talep istenir ardından itiraz eden tarafından imza edilir.
Tedbir talebi resmi bir belgeye veya kesin bir delile dayanmaktaysa talep eden, teminat göstermeksizin tedbir kararı verilmesini isteyebilir. Zira bu tür durumlarda istemde bulunanın haksız çıkma ve dolayısıyla karşı tarafın haksız zarara uğrama ihtimali oldukça zayıftır. Bu nedenle karşı tarafın zarar tazmininin garanti altına alınması gerekmez. Konuyla ilgili Yargıtay Kararı da şu şekildedir:
“Davacı ihtiyati tedbir isteminin teminatsız olarak kabulüne karar verilmesini talep ettiğinden teminat konusundaki yasal düzenlemelerinde açıklanması gerekmiştir. Hangi hallerde teminat gösterilmesi gerektiği çeşitli kanun hükümlerinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 392/1 maddesinde ihtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmi belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor veya durum ve koşullar gerektiriyorsa mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir.” (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/6173 E. 2013/6983 K.)
İhtiyati tedbir ile ilgili merak ettiğiniz soruları sayfanın alt kısmında bulunan form aracılığıyla bizlere iletebilirsiniz.
Uzman çavuş sözleşme feshi, uzman çavuşların kendi isteği ile veya idare tarafından sözleşmenin sona…
İnanç sözleşmesi yasalarımızda açık bir şekilde düzenlenmemiştir. Ancak uygulamada ve öğretide "sözleşme özgürlüğü" ilkesi…
Bağışlamanın geri alınması, bağış yapan kişilerin sonradan yaptıkları işlemden pişman olmaları neticesinde başvurmak istedikleri…
İpotek kaldırma işleminin doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi, hak kayıplarını önlemek açısından son derece önemlidir. Bu…
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, Türk Ceza Hukuku'nda büyük bir öneme sahiptir. Bu uygulama,…
Sigorta, yaşanma ihtimali olan tehlikeler ve riskler sonrası oluşacak maddi kayıplara karşı güvence altına alınmak…
Avukat Caner Besler tarafından kurulan Besler Hukuk Bürosu; iş hukuku ve iş kazası avukatlığı başta olmak üzere, gayrimenkul avukatı, miras avukatı, boşanma avukatı olarak geniş bir hukuki yelpazede hizmet sunmaktadır.
Besler Hukuk Bürosu İstanbul’da faaliyetlerine başlamış, ilerleyen süreçte Türkiye’nin birçok farklı şehrinde müvekkillerine hizmetler sunmuştur. Merkezi İstanbul İli Kartal İlçesi’nde bulunan Besler Hukuk Bürosu, ülkemizin tamamında avukatlık faaliyetlerini sürdürmektedir.
Kıdem ve ihbar tazminatı, maaş alacakları, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, AGİ alacağı, eşit davranmama tazminatı, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, mobbing nedeniyle manevi tazminat ve her türlü işçilik alacakları iş mahkemesi avukatlarımızca tahsil edilmektedir.
İşçi avukatlığı kapsamında sitemizde kıdem ve ihbartazminat hesaplamayapılabilmektedir. En güncel verilerle kıdem tazminatı tavanını aşmayacak şekilde alacağınızın hesaplanmasına yardımcı olunmaktadır. Brüt ücret tutarınızı girmenizle birlikte hak etmiş olduğunuz kıdem ve ihbar tazminatınız hesaplanmaktadır.
İş kazasıgeçirmiş olan müvekkillerimiz ve yakınlarına iş kazası avukatı olarak her türlü desteği sağlamaktayız. İş kazasının işveren tarafından SGK’ya bildirilmediği durumlarda, gerekli başvuruları yapmaktayız. Maluliyet oranının belirlenmesi ve iş göremezlik maaşının bağlanması için gerekli işlemleri takip etmekteyiz.
SGK tarafından kazanın iş kazası olarak kabul edilmediği hallerde, iş kazası tespit davası açmaktayız. İş kazası tazminatı davalarında müvekkillerimizi temsil etmekte, gerekli maddi ve manevi tazminat hesaplamalarını yaptırarak, tazminat almalarına yardımcı olmaktayız.
Gayrimenkul avukatlığı hizmetlerimiz kapsamındatapu iptal ve tescil davası, kamulaştırmasız el atma davası, arsa payı düzeltim davası, muhdesatın aidiyeti davası, ortaklığın giderilmesi davası ve taşınmaz mülkiyetine ilişkin tüm davalar tarafımızca takip edilmektedir.
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi vb. sözleşmeler tarafımızca hazırlanmakta, kentsel dönüşüm için gerekli işlemler yapılmakta ve tüm süreç boyunca hukuki danışmanlık hizmetleri verilmektedir.
Mirastan mal kaçırmadurumlarının varlığı halinde, miras avukatı olarak tapu iptal ve tescil davası açmaktayız. Saklı payın ihlal edilmesi, mirasçılıktan çıkarma ve tenkis davaları gibi miras hukukuna ilişkin davalar da tarafımızca takip edilmektedir.
Vasiyetname, mirastan feragat sözleşmesi, ölünceye kadar bakma sözleşmesi vb. ölüme bağlı tasarruflara ilişkin hukuki metinler tarafımızca düzenlenmekte, bahsi geçen işlemlere ilişkin hukuki sorularınız cevaplandırılmaktadır.
Boşanma avukatı olarak anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası tarafımızca takip edilmektedir. Katılma alacağı davası, nafakanın artırılması davası, velayetin değiştirilmesi davası gibi boşanmaya bağlı diğer davalarda da müvekkillerimizi temsil etmekteyiz.
Anlaşmalı boşanma protokolü, dava dilekçeleri ve gerekli her türlü evrak boşanma avukatlarımız tarafından hazırlanmaktadır. Müvekkillerimizin karşı tarafın hileli ve kötü niyetli işlemleri ile zarar görmemesi için gerekli yönlendirmeler yapılmaktadır.
Avukata sorsayfamız ileistinaf nedirvb. her türlü hukuki sorularınız avukatlarımız tarafından cevaplanmaktadır. Mesai saatleri içerisinde online avukatlarımız, avukata sormak istediğiniz her türlü sorunuzu yanıtlandıracaktır. Avukata soru sormak için avukata sor sayfamızın en altındaki formu doldurmanız yeterlidir. Sorunuzun cevabını yine avukata sor sayfasından görebilir, farklı bir sorunuz varsa avukatlarımıza iletebilirsiniz.
Sitemizi en iyi şekilde kullanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Sitemize giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılmaktasınız.