Miras avukatı, miras hukuku alanı içerisinde ortaya çıkan ihtilafların çözümünde başvurulması gereken ilk kişidir. Miras hukuku TMK içerisinde düzenlenmektedir. Miras hukuku, ölen veya gaipliğine karar verilen bir kişinin geride bırakmış olduğu mal varlığının dağıtılmasına ilişkin hukuki düzenlemeleri içermektedir. Gaiplik, bir kimseden uzun süre haber alınamaması halinde ilgililer tarafından mahkemeden kişinin ölümüne karar verilmesinin istenmesi ve mahkemenin bu yönde bir karar vermesi halidir. Bir nevi hukuki ölüm halidir denebilir. Ölen kişiden kalan miras bazen borca batık olabilmekte ve getirisinden çok götürüsü bulunabilmektedir. Miras avukatı borca batık terekenin nasıl reddedileceği konusunda da müvekkillerine yol göstermeli ve onları muhtemel zararlardan korumalıdır.
Mirastan mal kaçırma davasının hukuki adı muris muvazaasıdır. Peki muris muvazaası ne anlama gelmektedir? Muvazaa kelime anlamı olarak danışık, danışıklık anlamına gelmektedir. Muvazaa hukuki anlam olarak ise görünüşte geçerli olan ama tarafların kendi iradelerini yansıtmayan ve aralarında hükümsüz olması konusunda anlaşmaları durumudur. Muvazaanın amacı mal kaçırmadır. Miras bırakan tarafından yapılan muvazaaya da muris muvazaası denmektedir. Muris muvazaası iki aşamalı olarak gerçekleştirilebilmektedir. İlk olarak yapılan sözleşme ile dış dünyada bir görünüş ve algı yaratılır. Bu ilk sözleşmenin altında ise muvazaanın taraflarının gerçek iradelerini yansıtan bir işlem yer almaktadır. Örnek olarak bir babanın iki çocuğundan birini diğerine göre daha çok sevmesi ve öldüğünde sevdiği çocuğuna daha fazla mal kalmasını istemesi durumu gösterilebilir. Bu gibi durumlarda murisler sıklıkla bu çocuğuna evini bedelsiz olarak verir ancak diğer çocuğu hak iddia edemesin diye tapuda satış olarak gösterirler.
Mal kaçırma davasının kazanılabilmesi için söz konusu muvazaalı işlem mutlaka ispat edilmelidir. Ancak görüldüğü üzere muris muvazaası ispatı zor ve tecrübe gerektiren bir durumdur. Miras avukatı, miras hukuku alanındaki güncel Yargıtay kararlarına ve hukuk alemindeki son gelişmelere hakim olmalı her an bilgisini taze tutmalıdır. Deneyim ve tecrübe sahibi bir miras avukatı tarafından temsil edilmek muris muvazaasının ispatı konusunda olası hak kayıplarının yaşanmasının önüne geçebilmektedir.
Veraset ilamı mirasçıların hangi oranda miras payına hak kazandığını gösteren belgedir. Veraset ilamı üç şekilde çıkarılabilmektedir. İlk olarak ölenin son ikametgah adresinde bulunan sulh hukuk mahkemesinden çıkarılabilmektedir. İkinci olarak noter aracılığıyla da çıkarılması mümkündür. Son olarak ise e-devlet üzerinden 1990 yılından sonra yaşanan ölümlere ilişkin daha önce çıkarılmış olan veraset ilamı sorgulaması yapılabilmektedir. Veraset ilamı çıkarılması ile iş bitmemektedir. Söz konusu malların intikali için de bir takım başvurular gereklidir. Kapsamlı bir iş olan veraset ilamı ve intikal meselesi, olası bir aksamada haklarınızı tam olarak alamamanıza ya da vergi idaresince cezai yaptırıma katlanmanıza sebep olabilir.
Vasiyetname, ölen kişinin son arzularına ve mallarının nasıl paylaştırılmasını istediğine dair yazılı veya sözlü bir beyandır. Vasiyetname resmi makamlar huzurunda, kişinin kendi el yazısı ile veya sözlü olarak yapılabilmektedir. Ancak vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için belirli şartlar öngörülmüştür. Kişiler genellikle kendi el yazıları ile vasiyetname düzenlemektedirler. Hukuk düzeninde vasiyetnamenin düzenlenmesi belirli şartlara tabi olduğundan bu şartları taşımayan vasiyetname geçerli olmamakta ve ölen kişinin son arzuları yarım kalmaktadır. Böyle bir sorunla karşılaşmamak için miras avukatı danışmanlığında düzenlenecek vasiyetname sayesinde ölen kişinin son arzuları herhangi bir aksama yaşanmadan yerine getirilebilir.
Türk Medeni Kanunu, mirasta saklı pay kurumunu düzenlemiştir. Saklı pay sahipleri, miras bırakanın çocukları, eşi ve ana-babasıdır. Miras bırakanın sağlığında yaptığı birtakım tasarrufların, saklı pay sahiplerinin haklarını ihlal etmesi halinde tenkis davası açılabilir. Tenkis davasını yalnızca saklı pay sahipleri açabilir. Tenkis davası açılmasında istenen faydaya erişilmesi için saklı pay sahiplerinin haklarını iyi bilmesi gerekir. Zira tenkise tabi olan kazandırmaların tespiti çok önemlidir. Bu bağlamda saklı pay sahibi mirasçıların herhangi bir hak kaybına uğramamaları için miras hukukuna vâkıf bir avukatla çalışmak yerinde olacaktır.
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, kişinin hayatının sona ermesine kadar bakılması için yapılan sözleşmedir. Bu sözleşmeyi yapan kişi, kendi ihtiyaçların için başkasından yardım almaktadır. Bu yardım karşısında da kendisine bakan kişiye belirli bir mal vermektedir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi iki tarafa da borç yükleyen bir sözleşmedir. Bu sözleşme kapsamında; kendisine baktıran kişi, bakımı sağlayacak kişiye malvarlığının tamamını ya da belirli bir kısmını verir. Buna karşılık bakımı sağlayacak kişi de bakacağı kişinin ölümüne dek ona yardımcı olma ve bakma borcu altına girer.
Miras paylaşımı, vefat eden veya gaipliğine karar verilmiş olan kişinin mal varlığı değerlerinin mirasçıları arasında paylaştırılmasıdır. Paylaşımlar genellikle gürültülü ve anlaşmazlıklarla dolu bir süreçtir. Mirasçılar arasında çıkan bu tür anlaşmazlıklar sonucunda kimi hak sahipleri hak ettikleri mal varlığı değerlerinden haksız olarak mahrum edilmektedir. Bu tür haksızlıkların yaşanmasının engellenmesinde en büyük yardımı alanında uzman bir miras avukatı yapabilir. Vefat eden tarafından atanmış bir mirasçı belirtilmediği sürece vefat edenin tüm mal varlığı yasal mirasçılar arasında paylaştırılmaktadır. Bu kişilerin kimler olduğu ve pay oranlarının ne kadar olduğu kanun ile düzenlenmiştir.
Paylaşım davası, hak sahiplerinin tereke üzerinde mal varlıklarının nasıl paylaştırılması gerektiğine karar verememeleri durumunda söz konusu olmaktadır. Bu durumda her bir hak sahibi terekenin mahkeme tarafından paylaştırılmasını isteyebilmektedir. Miras paylaşımı davasında hakim tarafından kanunda belirlenen şartlara uygun olarak kademeli bir işlem gerçekleştirilir. Söz konusu işlemler detaylı olduğu ve teknik bilgi gerektirdiği için uzman miras avukatı tarafından takip edilmesi hak sahiplerinin faydasınadır. Miras avukatı, paylaşım davasında her bir hak sahibinin yasal payını tespit eder, hukuki zeminde olayın doğruluğunu değerlendiririr. Davanın vekil ile takibi hak sahibinin hem zaman hem para bakımından yararına olacaktır.
Miras bırakanın ölümü ile mirasçılar, miras bırakanın malları üzerindeki ortaklıklılarını sona erdirebilirler. Malvarlığının nasıl paylaşılacağı hususunda mirasçılar anlaşamazlarsa taraflar Sulh Hukuk Mahkemesi’nden ortaklığın giderilmesini talep edebilirler. Bu talebi her bir mirasçı yapabilmektedir. Ortaklığın giderilmesi, satış veya taksim yoluyla yapılmaktadır. Söz konusu malların değeri, büyüklüğü ve cinsi ortaklığın giderilmesinde önemlidir. Bu sebeple ortaklığın giderilmesi, tarafları her zaman memnun etmemektedir. Ortaklığın giderilmesi davası neticesinde oluşabilecek bir hak kaybının önüne geçilebilmesi için miras hukukunda ve gayrimenkul hukukunda uzman, tecrübeli bir avukatla çalışılmalıdır.
Miras bırakanın ölümüyle mirasçılar, kalan mallara elbirliği mülkiyeti ile sahip olurlar. Elbirliği ile mülkiyette, mirasçıların mallar üzerinde hangi oranda hak sahibi olduğu belli değildir. Bununla birlikte mirasçılar, kalan mallar üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri paylara da sahip değildir. Bu dezavantajı kaldırmak için mirasçılar bir araya gelerek paylı mülkiyete geçiş için anlaşabilirler. Taraflar bir araya gelmiyorsa, taraflardan her biri paylı mülkiyete dönüştürme davası açabilir. Uygulamada el birliği mülkiyeti ile alakalı en sık karşılaşılan sorunlardan biri de miras bırakanın bankada para, altın vb. menkul değerlerinin olmasıdır. Elbirliği ile mülkiyet halinde taraflar bir araya gelmedikçe banka bu malları mirasçılara veremez. Ancak paylı mülkiyete dönüştürülmesi davası ile her bir mirasçı bu parayı bankadan alabilir.
Miras bırakan ile mirasçı arasında yapılan ve gelecekte doğacak mirastan belirli bir karşılık alınarak ya da alınmayarak vazgeçmeyi konu alan bir sözleşmedir. Mirastan vazgeçme pek çok dinamiği içinde barından bir meseledir. Bu sebeple iyi düşünülüp hareket edilmelidir. Mirasçı haklarının farkında olmalıdır. Miras hukuku avukatına danışılmadan mirastan feragat sözleşmesi yapmak gelecekte büyük pişmanlıklara sebebiyet verebilir.
Mirasın reddi genellikle terekenin borca batık olduğu durumlarda gündeme gelmektedir. Miras hukukunda kişinin ölmesiyle birlikte bütün mal varlığı değerleri borçlar da dahil olmak üzere atanmış ve yasal hak sahiplerine kalmaktadır. Yasal hak sahiplerinin terekeyi kabul etme zorunluluğu yoktur. Yasal hak sahipleri borca batık bir terekeyi istemiyorlar ise miras avukatı aracılığıyla ya da doğrudan kişinin kendisi dava açmak zorundadır. Dava ölümden itibaren 3 aylık süre içerisinde açılmalıdır. Bu süre hak düşürücü bir süredir. Miras avukatı vasıtasıyla açılacak dava hukuki olarak daha fazla güvence sunmakta ve hak düşürücü süreler nedeniyle hak kaybı yaşanmasının önüne geçmektedir.
Besler Hukuk Bürosu, miras avukatı olarak hizmet vermekte ve miras hukukundan kaynaklı her türlü uyuşmazlık halinde müvekkillerine hukuki danışmanlık, dava takip ve mahkeme kararlarının icrası hizmeti sunmaktadır. İstanbul miras avukatı olarak öncelikli ilkemiz uyuşmazlıkların sulh yolu ile çözümünü sağlayarak müvekkilimizi en az masraf ile kurtarmak ve zamandan tasarruf etmelerini sağlamaktır. Davaların takibi ve kararların icrası sürecini başından sonuna kadar uzman avukatlarımız aracılığıyla takip etmekte ve her aşamada şeffaflık ilkesi doğrultusunda müvekkillerimizi bilgilendirmekteyiz.
Avukat Caner Besler tarafından kurulan Besler Hukuk Bürosu; iş hukuku ve iş kazası avukatlığı başta olmak üzere, gayrimenkul avukatı, miras avukatı, boşanma avukatı olarak geniş bir hukuki yelpazede hizmet sunmaktadır.
Besler Hukuk Bürosu İstanbul’da faaliyetlerine başlamış, ilerleyen süreçte Türkiye’nin birçok farklı şehrinde müvekkillerine hizmetler sunmuştur. Merkezi İstanbul İli Kartal İlçesi’nde bulunan Besler Hukuk Bürosu, ülkemizin tamamında avukatlık faaliyetlerini sürdürmektedir.
Kıdem ve ihbar tazminatı, maaş alacakları, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, AGİ alacağı, eşit davranmama tazminatı, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, mobbing nedeniyle manevi tazminat ve her türlü işçilik alacakları iş mahkemesi avukatlarımızca tahsil edilmektedir.
İşçi avukatlığı kapsamında sitemizde kıdem ve ihbartazminat hesaplamayapılabilmektedir. En güncel verilerle kıdem tazminatı tavanını aşmayacak şekilde alacağınızın hesaplanmasına yardımcı olunmaktadır. Brüt ücret tutarınızı girmenizle birlikte hak etmiş olduğunuz kıdem ve ihbar tazminatınız hesaplanmaktadır.
İş kazasıgeçirmiş olan müvekkillerimiz ve yakınlarına iş kazası avukatı olarak her türlü desteği sağlamaktayız. İş kazasının işveren tarafından SGK’ya bildirilmediği durumlarda, gerekli başvuruları yapmaktayız. Maluliyet oranının belirlenmesi ve iş göremezlik maaşının bağlanması için gerekli işlemleri takip etmekteyiz.
SGK tarafından kazanın iş kazası olarak kabul edilmediği hallerde, iş kazası tespit davası açmaktayız. İş kazası tazminatı davalarında müvekkillerimizi temsil etmekte, gerekli maddi ve manevi tazminat hesaplamalarını yaptırarak, tazminat almalarına yardımcı olmaktayız.
Gayrimenkul avukatlığı hizmetlerimiz kapsamındatapu iptal ve tescil davası, kamulaştırmasız el atma davası, arsa payı düzeltim davası, muhdesatın aidiyeti davası, ortaklığın giderilmesi davası ve taşınmaz mülkiyetine ilişkin tüm davalar tarafımızca takip edilmektedir.
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi vb. sözleşmeler tarafımızca hazırlanmakta, kentsel dönüşüm için gerekli işlemler yapılmakta ve tüm süreç boyunca hukuki danışmanlık hizmetleri verilmektedir.
Mirastan mal kaçırmadurumlarının varlığı halinde, miras avukatı olarak tapu iptal ve tescil davası açmaktayız. Saklı payın ihlal edilmesi, mirasçılıktan çıkarma ve tenkis davaları gibi miras hukukuna ilişkin davalar da tarafımızca takip edilmektedir.
Vasiyetname, mirastan feragat sözleşmesi, ölünceye kadar bakma sözleşmesi vb. ölüme bağlı tasarruflara ilişkin hukuki metinler tarafımızca düzenlenmekte, bahsi geçen işlemlere ilişkin hukuki sorularınız cevaplandırılmaktadır.
Boşanma avukatı olarak anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası tarafımızca takip edilmektedir. Katılma alacağı davası, nafakanın artırılması davası, velayetin değiştirilmesi davası gibi boşanmaya bağlı diğer davalarda da müvekkillerimizi temsil etmekteyiz.
Anlaşmalı boşanma protokolü, dava dilekçeleri ve gerekli her türlü evrak boşanma avukatlarımız tarafından hazırlanmaktadır. Müvekkillerimizin karşı tarafın hileli ve kötü niyetli işlemleri ile zarar görmemesi için gerekli yönlendirmeler yapılmaktadır.
Avukata sorsayfamız ileistinaf nedirvb. her türlü hukuki sorularınız avukatlarımız tarafından cevaplanmaktadır. Mesai saatleri içerisinde online avukatlarımız, avukata sormak istediğiniz her türlü sorunuzu yanıtlandıracaktır. Avukata soru sormak için avukata sor sayfamızın en altındaki formu doldurmanız yeterlidir. Sorunuzun cevabını yine avukata sor sayfasından görebilir, farklı bir sorunuz varsa avukatlarımıza iletebilirsiniz.
Sitemizi en iyi şekilde kullanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Sitemize giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılmaktasınız.
Yorumları Görüntüle
İyi günler benim babam öleli 25sene oldu ama haklarımızın yararlanamayan maddi durumumda yok silah bıcak gibi şeylerle kanınızı içerim diye tehdit ediyorlar amcalarım ın çocukları bizimde kimsemiz yok 25senedir 25milyonşarını yemedik uslaşmıyorlarda ne yaba bilirim
Tam anlaşılmıyor ne öğrenmek istediğiniz. 02163870388 numaralı telefondan bize ulaşabilirsiniz.
iyi günler . dedemden 5 yıl önce satın aldığım taşınmazı dedemin çocuklarından nasıl koruyabilirim ?
Gerçekten satın aldıysanız endişe edecek bir şey yok. Bağışlandıysa yapılan işlem etik değil yardımcı olamam.
Merhaba. Dedemden kalan kiracısı olan iş yeri(dükkan) annem ve dayım ile eşit paylaşılacak. Kirası da ortak bir şekilde alınacak. Ancak dayım anneme hiçbir şekilde hisseni satamazsın devredemezsin demiş. Bu durumda annem vefat ettiğinde hissesi bana kalmayıp dayıma mı geçmiş olur? Veya annem sağlığında bana devredemez mi? Böyle bir hakkımız yok mu?
Anneniz kendi hissesini istediği gibi devredebilir. Vefat etmesi halinde dayınıza değil çocuklarına ve varsa eşine kalır.
Merhaba. Uzun yıllar süren bir miras davamız var. Hayatta olmayan birçok varis var onların da bir sürü çocuğu ve bazıları yurt dışımda ollduğu için mahkemelere de katılmıyor annem en büyük varis. Devletin verdiği avukat başka avukat ayarlayamazsınız dedi bir başka avukatsa mirasın yarısına yakınını verme şartıyla davayı alırım dedi. Yarısı 300 bin lira para eder. Tüm avukatlar böyle mi ve biz mahkememizi diğer varislerden ayırıp sonuçlandırabilir miyiz? Teşşekür ederim.
Her avukat emeğine istediği değeri biçebilir. Kabul etmek veya etmemek sizin tercihiniz. Diğer varislerden ayırarak davaya devam etmek mümkün değildir.
Selamlar. 1933 tarihinde vefat etmis babaannemin babasinin yuklu miktarda mal varligi varmis..bunun ile alakali bir hak talebim olabilirmi?
Sizden önceki mirasçılara intikal yapılmamışsa ve üzerine kayıtlı mal kaldıysa hak iddia edebilirsiniz.
merhaba,17 yaşındaki oglum dedesinden alt soy olarak 1/3 mirascı konumunda, mıras kalan gayrımenkullerden birtanesi şu sıralar satılacak,satış sırasında iş maddi paylaşıma gelince oğlumun velisi olarak parayı ben mi alırım veya oğlıma hesap acılıp bankaya mı konur para,ayrıca kullanma hakkı olurmu veli olarak benim,teşekürler
Velisi olarak sizin bildireceğiniz herhangi bir hesaba ödeme yapılabilir. Ancak para çocuğunuza ait olup onun ihtiyaçları dışında kullanmanız hukuka aykırı olacaktır.
1843 doğumlu büyük büyük babaannemizin annesin den bize kalan mirası bu üst soyumuz un soy adı olmadığı için alamıyoruz. miras oldukça yüklü.
Kadastro öncesi tapu kayıtlarına ulaşılamıyor maalesef.