Ecrimisil diğer bir ifadeyle haksız işgal tazminatı, bir taşınmazın zilyetliğini izin ve yetkisi olmayarak tasarrufta bulunan kimseye karşı görülecek dava neticesinde hüküm altına alınan bir tazminattır. Bu tazminata hükmedilmesinin nedeni haksız şekilde malı kullanan kişinin davacının rızası dışında malı kullanması ve iyiniyetli olmamasıdır. Taşınmazın kullanılmasında malikin bir zarara uğrayıp uğramadığı veya işgal edenin kusurlu olup olmadığı tazminat açısından önem arz etmez.
Günümüzde daha çok mirasçılar arasında yaşanan sorunlarda karşımıza çıkan ecrimisil, mirasın mirasçılara geçmeden veya paylaşım yapılmadan önce mirasın bazı mirasçılar tarafından kullanılması sonucu diğer mirasçıların bundan faydalanamaması durumunda ortaya çıkmaktadır. Bu durumda miras konusu taşınmazları kullanamayanların fiilen kullananlardan, haksız işgal bedelini talep etmeleri gerekmektedir.
Ecrimisil talebi ileri sürülebilmesi için haksız işgalde bulunan kişinin mutlaka 3.kişi olması gerekmemekte mirasçılar arasında dahi ecrimisil talebi söz konusu olmaktadır.
Haksız İşgal Tazminatının Şartları Nelerdir?
- Davalı yani taşınmazı haksız işgal eden kimse, davacının rızası olmadan taşınmazdan yararlanmış olmalıdır. Haksız işgal, karşımıza çeşitli şekillerde çıkmaktadır. Bunlardan bazıları; kira süresinin dolmasına rağmen taşınmazın kullanılmaya devam edilmesi, izinsiz arsaya inşaat yapma, taşınmazın malikin rızası dışında kullanılması vd. haksız işgalin meydana geldiği en yaygın durumlardır.
- Davalı, kötü niyetli olmalıdır. Kötü niyetli olma şartı Türk Medeni Kanunu’nun 995. Maddesinde “iyi niyetli olmayan zilyet” olarak tanımlanmıştır.
- Davalıya dava açılmadan önce durumun ihbarname ile bildirilmesi gerekir. Kural olarak, intifadan men yani haksız işgalin varlığı ihbar edilmeden ecrimisil talep edilememektedir.
Ecrimisil Davasında İhtar Nedir?
Ecrimisil yani haksız işgal davalarında, davacının dava açabilmesi için önceden intifadan men şartı gerçekleşmiş olmalıdır. İntifadan men, o taşınmazdan yararlanma isteğinin, taşınmazdan fiili olarak yararlanana iletilmesidir. Bu günlük hayatta, muhataba burayı kullanmasını kabul etmediğinizi, rıza göstermediğinizi ve rızanız olmadan kullandığı için haksız işgal bedeli talep ettiğinizi bir ihtarname yoluyla bildirmeniz şeklinde karşımıza çıkar. Bu şartın yerine getirilmesi herhangi bir şekle tabi değildir. Sözlü veya yazılı olarak yerine getirilebilir. Lakin intifan men şartının yazılı olması davacının iddiasını ispat bakımından kolaylık sağlayacaktır.
Her ne kadar davacının haksız işgal tazminatı talep edebilmesi intifadan men şartının gerçekleşmiş olması şartına bağlı olsa da bu kuralın bazı istisnaları vardır. İşbu istisnalar Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 24.12.2019 tarihli 2018/1026 E. ve 2019/1174 K. sayılı ilamında şu şekilde açıklanmıştır: Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. Ancak, bu kuralın yerleşik uygulamalarla ortaya bir takım istisnaları vardır. Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut murisin kurduğu işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır.
Yine davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması hallinde de intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır. İntifadan men koşulunun istisnalarından biri olan ortaklığın giderilmesi davası hakkında bilgi almak için Ortaklığın Giderilmesi Davası makalemizi okuyabilirsiniz.
Haksız İşgal Tazminatında Zamanaşımı Süresi Nedir?
Ecrimisil yani haksız işgal tazminatında zamanaşımı süresi 5 (beş) yıldır. İşbu davanın açılması ile taşınmazı izniniz dışında kullanan kişiden geriye dönük olarak 5 yıllık bir bedel talep etme hakkınız bulunmaktadır. İşbu davalarda dava tarihine kadar gerçekleşmiş zarar talep edilebilir. Dava tarihinden sonra gerçekleşmesi olası zarar talep edilemediği gibi ıslah yolu ile de olsa talepte bulunulamaz.
Haksız işgal tazminatı niteliği itibariyle haksız fiildir. Haksız eylem olmasından dolayı haksız işgal neticesinde oluşan zararın tazmin edilmesi gerekir. Haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Haksız işgal tazminatı birer yıllık dönemler halinde hesaplanır ve bu şekilde karara bağlanır. Her dönemdeki miktar için dönem sonu itibariyle faize hak kazanılır.
Nitekim, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 16.01.2019 tarihli 2018/2813 E. ve 2019/416 K. sayılı ilamında ; “Ecrimisil davalarında; alacağa dava tarihine kadar geçen süre için hükmedilebilir. Dava tarihinden sonraki dönem için, yeni bir dava açılmadıkça; ıslah yolu ile de olsa talepte bulunulamaz. Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih ve 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler.” demek suretiyle açıklamıştır.
Ecrimisil Davasının Açılması ve İspatı
Ecrimisil diğer bir değişle haksız işgal tazminatı davası, işbu davaya konu haksız fiilin önlenmesi yani müdahalenin men’i davası veya tapu iptal davalarıyla birlikte açılabileceği gibi dava dilekçesinde tek talep olarak da açılabilir.
Ecrimisil davalarında davacı davasını ispat etmek zorundadır. Yani ispat külfeti davacının üzerindedir. Davacı, taşınmazının davalı tarafından haksız olarak işgal edildiğini, kısmi işgal söz konusu ise, taşınmazın ne miktarının işgal edildiğini ve bunun işgal müddetini ispat etmek zorundadır.
Ecrimisil Davasında Hangi Giderler Talep Edilebilir?
Türk Medeni Kanunu’nun 995. maddesince iyiniyetli olmayan zilyed, hak sahibi için de zorunlu olan giderlerinin karşılığını talep edebilir. Fakat yapmış olduğu lüks ve yararlı giderlerin karşılanmasını talep edemez. Buna karşılık yararlı ve lüks giderleri dava konusu taşınmaz üzerinden ona zarar vermemek üzere ayırmak mümkün ise kötü niyetli zilyed bunları ayırıp alma yetkisine haizdir. Yapılan giderin hak sahibi için de zorunlu olduğunu hâkim objektif esaslara göre takdir eder. Giderleri talep hakkı, haksız işgalin iadesi ile doğduğundan zamanaşımı da bu tarihten itibaren işlemeye başlayacaktır.
Ecrimisil Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Ecrimisil bir diğer deyişle haksız işgal tazminatı davası, davaya konu taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılmalıdır. Görevli mahkeme ise Asliye Hukuk Mahkemeleridir.